"Musiqi dünyası" № 2 (71) 2017

Article №6; 7794 - 7799 pр.
İrade Abbasova, Özlem Akkaynak. Tarihin ve tarihi olayların Türkülere yansıması
Text PDF

Türkülerin meydana gelmesine kaynak olan gerçekleşen çeşitli olaylardır. Tarih konularıyla ilgili olan türküler genelde gerçek olaylara dayanmaktadırlar. Çanakkale, Yemen vb. savaşlarını dile getiren türkülerde bu gerçeği görmek mümkündür.

Tarihin farklı dönemlerinde yaşanmış olaylar hem iyi, hem de kötü yönleriyle bu olayları yaşayan toplumun görsel veya işitsel kültür örnekleri içinde yansıtılır.

Türküler insanlar tarafından gerçekleştirilmiş sözlü tarih türüdür. Türkülerde bir taraftan tarihte yaşanmış olaylar esas alınırken, diğer taraftan da bireysel üzüntü ve sıkıntılar da dile getirilmiştir. Türküler insanlara geçmişi hatırlatırken, diğer yönden de geleceği kurmak için de yol gösterir.

Bildirimizde Türk insanının yaşadığı önemli tarihi olaylar ve bunların türkülere nasıl yansıdığını ele alacak, halkın yaşanan olaylar karşısındaki üzüntü ve tepkisinin nasıl dile getirdiğini inceleyeceğiz.

Tarihi olaylarla ilgili türküler, haklımızın yaptığı savaşlardan meydana gelmektedirler. Her savaş için birkaç türkü yakılmıştır. Onların her biri tarihimizin bir bölümünü konu alır, başarı ve yenilgilerimizden haber verir, dolayısıyla da çağının havasını yansıtmaktadır. Halkın uzun zaman unutmadığı ve unutamayacağı tarihi konuları esas alan türkülerde, ayrılık ana konu olarak ele alınmıştır. Bu ayrılık tarihi olaylara ve kişilere bağlı olan ayrılıktır.

Anadolu halkının kahramanlığını destanlaştırdığı savaşlardan biri Çanakkale cephelerinde olur. Çanakkale zaferi, 18 Mart 1915'te Gelibolu yarımadası üzerinde kazanıldığı zaman, İngiltere ve Fransa, Gelibolu Yarımadasını ele geçirerek Çanakkale Boğazı'nı açmak ve devamında da İstanbul'u işgal etmek niyeti ile bu harekata başladılar. Böylece Türkler'in Avrupa ile olan bağlantılarını da tamamen kesmiş olacaklardı. Yüzbinlerce şehit verdiğimiz bu savaşa yurdun her bir yerinden gönüllü askerler katılmışlardır. Bu zaferle Türk Milleti askerlik kabiliyetini, fedakarlık ruhunu, vatan ve millet sevgisini, manevi gücünü bir defa daha dünyaya göstermiştir. Çanakkale türküsü de burada şehit düşen askerlerimiz için yakılmıştır. Bu askerler arkalarında anne babalarını, kardeşlerini, nişanlılarını, eşlerini ve küçük bebeklerini bırakmışlar. Savaştaki askerlerin ağzından söylenen bu türkü, yanık, hüzün dolu sözleri ve ezgisiyle yürekleri titretmektedir:

Çanakkale içinde aynalı çarşı,
Ana ben gidiyorum düşmana karşı,
Of, gençliğim eyvah!

Çanakkale içinde vurdular beni,
Nişanlımın çevresiyle sardılar beni,
Of, gençliğim eyvah!
……………………………….
Çanakkale bir dolu testi,
Analar, babalar umudu kesti,
Of, gençliğim eyvah!

……………………………...
Çanakkale içinde bir uzun selvi,
Kimimiz nişanlı, kimimiz evli,
Of, gençliğim eyvah!

………………………………
Çanakkale içinde bir dolu desti,
Analar, bacılar mektubu kesti,
Of, gençliğim eyvah!

Çanakkale türküsünün birçok varyantları var. Bunların arasında Konya, Kastamonu, Rodop, Priştina, Kerkük, Üsküp, Bulgaristan Kırcali bölgelerin varyantları derlenmiştir. Verilen örnek Kastamonu yöresinindir. Bu türküyü Muzaffer Sarısözen, İhsan Ozanoğlu’ndan derlemiş.

Türkülere yansıyan bir başka tarihi savaş 1906 Yemen savaşıdır. Yemen’e gönderilmek üzere,Anadolu’dan toplanan askerler,yürüyerek İzmir’e,oradan da yabancılardan kiralanan gemilerle, Yemen yolculuğuna çıkmışlardır. Günlerce yürüdükten sonra yorgun düşen askerlerin bir kısmı gıdasızlıktan ve bakımsızlıktan salgın hastalıklara yenik düştü; Yemen’e varabilenler ise tifo hastalığına yakalanarak hayatlarını kaybetmişler. Bu nedenlerden dolayı bu savaşta birçok genç ölmüş ve annelerine, kızkardeşlerine, gelinlerine kara haberler gelmişti. Bu savaşla ilgili türkülerde ayrılık konusu ile birlikte, savaş alanlarında ölen gençlerin durumu da işlenmiştir. “Müzikalar Çalıyor” adlı türküde (Makedonya Türküsü) savaş dönemi

Yemen Yemen zalim Yemen
Taşın toprak yolun Yemen
Ben Yemen’e gidiyorum
Kül Yemen’de kalıyorum

şeklinde dile getirilmiştir.

Halk arasında unutulmayan Yemen türkülerinde, Yemen’e giden çoğu gençlerin acı akıbeti dile getirilmiştir. “Havada bulut yok” Yemen türküsünde olaylar bu şekilde anlatılmışlar:

Havada bulut yok bu ne dumandır,
Mehlede ölüm yok bu ne şivandır,
Şu Yemen elleri ne de yamandır.

Anom yemendir gülü çimendir
Giden gelmiyor acep nedendir.
………………………………

Kışlanın önünde çalınır sazlar,
Ayağım yalınayak yüreğim sızlar,
Yemene gidene ağlıyor kızlar.

Burası Muş’tur yolu yokuştur,
Giden gelmiyor acep ne iştir.

“Havada Bulut yok” Yemen türküsünü İshak Sunguroğlu, Hafız Osman Öge’den derlemiş, Vasfi Akyol tarafından ise notaya alınmıştır. Türkünün nakarat sözünde kastedilen Muş kelimesi Yemen’de bir yer adıdır.

Bazı tarihi olaylar askerlik, savaş türkülerin değil, hapishane türkülerinin yaranmasında da büyük rol oynar. Türkiye’de 1980 yıllarda gerçekleşen olaylar sonucunda haksız yere ceza evlerine konulan insanların hayatları bir günde tamamen değişti. Bu insanlar hapishanede haksız yere geçirdikleri süre içinde, dertlerini, acılarını ,üzüntülerini paylaşmak, dile getirmek için türküler yakmışlar. Bu insanlardan biri de – Hamdi Tanses. 1980’de Almanya’ya giderek çeşitli kentlerde müzik öğretmenliği yaptı, birçok konferanslar verdi, uluslararası konserlere katıldı. Almanya ve öteki Avrupa ülkelerinde birçok ödül kazanan ve 10 kitap yazan Tanses’in ayrıca çok zengin bir müzik aletleri koleksiyonu var. 1993 yılından Almanya’nın Rüsselsheim kentinde müzik öğretmeni olarak çalışmalarını sürdüren Tanses’in 80 li yıllarla ilgili acı hatıraları var.

Bu örnek tek bir kişinin yaşam öyküsü olmakla birlikte, bu tarihi olayın nice daha kişilerin hayatlarını etkileyip, etkileyiş şekline göre de türkülerin yakılmasına neden olmuştur.

18 Temmuz 1980 tarihinde Hamdi Tanses arkadaşı Cevat TÜRK ile birlikte otobüs beklerken, feribottan inen bir grup insanın attıkları “Tek yol devrim. Halka hürriyet” sloganlardan dolayı, seksen kişi ile birlikte göz altına alındılar. Hapishanede boşu boşuna on sekiz gün çile çeken iki arkadaş, en sonunda “Hiçbirinizin suçu yok, serbestsiniz” – cümlesiyle tahliye edildiler. Hamdi Tanses “Aç açık oradan oraya sürüklendik. Hakarete uğradık. Damgalandık ve işimizden gücümüzden olduk. Olanlar bize oldu”, – şeklinde olanları dile getirdi. Yaşanan haksızlığı hapishanede geçirdiği ilk günlerden türkü ile dile getiren Hamdi Tanses “Öyküleriyle Halk Türküleri” kitabında bu türküden askerlerin, subayların ve diğer tutukluların da etkilendiklerini ve dinlerken ağladıklarını belirtti. Bu türküde hapishane kapılarına düşmenin nedenleri açık olarak belirtilmemektedir. Burada hapishanedeki ağır koşullardan ve oradaki çaresizlikten söz edilmektedir.

Mapusun edrafı yüksek duvarlar
Duvarın ardında dağlar ovalar
Yıkılsın kapılar açılsın yollar
Mapusane seni bir gün yıkarlar
Kazıp temeline bostan ekerler.

Mapusun suları çağlayıp akmaz
Yaralarım kanar doktorlar bakmaz
Beklerim postayı mektubum çıkmaz
Mapusane seni bir gün yıkarlar
Kazıp temeline güller dikerler.

Görüldüğü gibi, Türklerin kültür varlığını teşkil eden türküler, tarihi olaylarla birebir bağlıdırlar. Tarih ve tarihi olaylar insan hayatlarını yönlendirmektedir, değiştirmektedir, bazen sevinç, bazen üzüntü vermektedir, bazen de istenmedik ayrılıklara neden olmaktadır. Halkımız bu duygularını türkülerle dile getirmektedirler. Bununla da tarihi ve tarihi olayları, kahramanlarımızı yaşatmakta, adlarını nesilden nesile aktarmaktadırlar. Bu zengin kültür mirasımızı kaybetmemek için, derlemeler geç kalmadan yapılmalı. Türk kültüründe oldukça köklü bir geçmişe sahip olan türkülerimiz, Türk Dünyasında günümüze dek yaşatılan en eski ortak geleneklerden birisidir.

KAYNAKÇA

1. THOMPSON, Paul. Geçmişin Sesi (çev. Şehnaz Layıkel), İstanbul, 1999

2. ELÇİN,Şükrü. Türkiye Türkçesinde Ağıtlar.Ankara: Kültür Bakanlığı Yayını,1990.

3. ÖZTELLİ,Cahit. Evlerinin Önü.İstanbul:Hürriyet Yayınları,1972.

4. YALDIZKAYA, Ömer Faruk. Emirdağ Yöresi Türkmen Ağıtları. İzmir: Bayraklı Matbaası,1992

5. TANSES, Hamdi. Öyküleriyle Halk Türküleri. İstanbul: Say Yayınları, 2005.

6. TURHAN. Salih. Anadolu Halk Türküleri ve Ezgileri. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 1992.

7. HASAN, Hamdi. Makedonya Türklerince Söylenen Türküler. Ankara: Atatürk Kültür Merkezi, 2008.

8. V. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi: Halk Müziği, Oyun, Tiyatro, Eğlence Seksiyon Bildirileri. Ankara: Kültür bakanlığı Yayınları: 1872, 1997.

9. SAY, Ahmet. Müzik Ansiklopedisi. Ankara: Müzik Ansiklopedisi Yayınları, 2010.